9y8Cndu. Bazı şefler, gerek teknikleriyle, gerek yaşam tarzlarıyla, gerekse hikayeleriyle diğerlerinden sıyrılabiliyor. Onların herkes tarafından tanınmalarının bir sebebi var. Hiç de kolay olmayan aşçılık kuralları, mutfak disiplini ve çileli terfi şartlarıyla bir mutfağın sorumluluğunu üstlenmek ve düzenini sağlamak hiç kolay değil. Michelin yıldızlı restoranlara gelmeden, yolu bulaşıkçılıktan ve garsonluktan geçen birçok şef, bugün rezervasyon bulmanın neredeyse imkansız olduğu restoranlarının ya da artık kendi mutfaklarının patronları. Yedi Michelin yıldızlı, ilklerin şefi Thomas Keller 1955 Kaliforniya Oceanside doğumlu Thomas Keller, Fransız pişirme sanatında devrim yaratan bir isim olarak kabul ediliyor. Sadece şef değil aynı zamanda restoran sahibi ve yazar da olan Keller, 1996 yılında En İyi Amerikan Şef Ödülü başta olmak üzere birçok ödüle sahip. Napa Valley Restaurant, The French Laundry ve Perse’nin sahibi olan dünyaca ünlü aşçı, aynı zamanda Ratatouille ve Spanglish gibi filmlere verdiği danışmanlıkla da biliniyor. 2005 yılında kariyerini Michelin yıldızıyla taçlandıran şef, Amerika’da, iki farklı restoranı için üç Michelin yıldızı almayı başaran tek şef olarak tarihe geçmeyi başardı. Şu anda yedi yıldızı bulunan Keller, sayısız ödül ve birçok başarısıyla şef olmak isteyenlere rol model olabilecek bir örnek. Mutfakların Salvador Dali’si Ferran Adria İspanyol asıllı şef Ferran Adria, 2011 yılında kapattığı El Bulli isimli restoranı ile tüm dünyaya adını duyurmayı başardı. 1962 yılında İspanya’nın Katalonya bölgesinde doğan Adria, tam bir alaylı. Çeşitli restoranlarda garsonluk yapan ve işe bulaşıkçılıkla başlayan ünlü şefin restoranı El Bulli, 2002 yılından bu güne kadar beş defa dünyanın en iyi restoranı seçilmiş ve Adria defalarca dünyanın en yaratıcı şeflerinden biri olarak lanse edilmiştir. Moleküler Gastronomi'nin öncüsü olarak bilinen şef, Gourmet dergisi tarafından “Mutfağın Salvador Dali’si” olarak gösterilmişti. Birçok kitabı yayınlanan Adria için yemek yapmak sanat demek. Time dergisinin "En Önemli 100 İnsan" listesine bile girmeyi başarmıştır. 7 farklı ülkede 14 farklı restoran Alain Ducasse 19 Michelin yıldızını alarak tüm dünyanın dikkatlerini üzerine çeken Alain Ducasse yoluna, kariyerinde önemli bir yeri olan Moulin de Mougins’ten sonra otel restoranları ve ardından 2000 yılında Alain Ducasse'yi açarak devam etti. 1984 yılında La Terrasse in Juan-les-Pins’in baş aşçısı olan Ducasse, önemli otellerin restoranlarında çalışarak, otel dünyasında adını duyurdu. Kariyerine sığdırdığı yıldızlar, aşçılık okulu, yemek kitapları, restoranlar ve verdiği danışmanlıklar ile çok yönlü bir aşçı. Ducasse’nin 7 farklı ülkede 14 restoranı bulunuyor. 33 yaşındayken Michelin yıldızını kazanarak zamanının Michelin yıldızını kazanan en geç şefi ünvanına layık görülen Ducasse, bir aşçıdan çok diplomat gibi olan şık giyim tarzıyla da biliniyor. Henüz 12 yaşındayken şef olmaya karar veren Alain Ducasse, bugün dünyaca ünlü birçok şefin bile hala kendisinden öğrenecek şeyleri olan bir usta. 16 yemek kitabı olan ünlü şefin bir de online yemek sitesi bulunuyor. Yemek dünyasının Tarkan'ı Jamie Oliver Yemek programları, kitapları ve kendi adını taşıyan restoranlarıyla dünyanın en bilinen şeflerinden biri olan Jamie Oliver, özellikle okullardaki sağlıksız beslenme alışkanlıklarına karşı olan duruşuyla biliniyor. 2010 yılında yayınladığı “Jamie’s 30 Minute Meals” kitabı İngiltere’de bir milyonun üzerinde satış yapan Oliver, tam olarak mutfakta mesai harcamadığı için bir şef sayılmasa da tüm dünya onu “The Naked Chef” programıyla hatırlıyor. Londra’daki The River Cafe’deki aşçılık kariyerinin ardından TV programlarına odaklanan Oliver, ikinci programı Jamie's Kitchen ile tam anlamıyla herkesin tanıdığı bir aşçı oldu. Feed Me Better kampanyasıyla çocukları daha iyi beslenmesi gerektiğine dikkat çeken şef, her zaman sosyal sorumluluk kampanyalarına önem verdi. 2005 yılında çektiği Jamie’s Great Escape ile birçok kişinin hayallerini süsleyen karavan macerasına, yemek yiyerek iştirak etti. Saturday Times, Marie Claire ve GQ gibi mecralarda yazdığı yazılarla yeme-içme piyasasındaki yerini sağlamlaştıran Oliver, evli ve çocuklu. Ağzı bozuk bir dünya markası Gordon Ramsay İskoçların ilk Michelin yıldızlı şefi olarak ünlenen Gordon Ramsay, gastronomik şanı pek de olmayan bir ülkenin adeta medar-ı iftiharı. Turizm mezunu olan Gordon Ramsay, kariyer hayatına ilk kez Raxburg'da Hause Otel'de komilik ile başladı ve ardından Wickham Arms'da yardımcı şef olarak çalıştı. Patronunun karısıyla yaşadığı yasak aşk yüzünden işinden kovulmasıyla, bir anda bütün hayatı değişti. Harvey's'te Marco Pierre White ile çalışmaya başladıktan sonra Fransız mutfağını keşfeden Ramsey, Paris'e gitmeye karar verdi. La Gavroche'da 1 yıl boyunca Albert Roux'un yanında çalıştı ve Fransız Alpleri'ndeki Otel Diva'ya ikinci şef olarak davet edildi. Ardından yeniden Paris'e dönen ünlü şef, Guy Savoy ve Joel Robuchon gibi Michelin yıldızlı şeflerle çalıştı. 5 yıllık şeflik kariyerinin ardından mola verip Karayipler’e gitti ve 1 sene boyunca özel aşçılık yaptı. Döndüğünde Rossmore'un %10 hisseyle ortağı oldu. 1998 yılında Gordon Ramsay'ı açarak, üç yıl içinde üç Michelin Yıldızı alan şef, ününü tüm dünyaya çoktan duyurmuştu. Bugün bir dünya markası olan Gordon Ramsay restoranlar, kitaplar, danışmanlık ve Şeflerin Düellosu gibi TV show’larıyla adeta bir başarı hikayesi. Gordon Ramsay, Forbes’un dünyanın en zenginleri listesinde de başı çekiyor. Ramsey'i tanıyanlar bilir ama bilmeyenler için ekleyelim; Ramsey aynı zamanda ağzının bozukluğu ile de epey meşhur Tam bir dünya markası, şimdi İstanbul'da Wolfgang Puck Yemek pişirmeye henüz küçücük bir çocukken annesinin yanında başlayan Wolfgang Puck, gençlik döneminde Paris'teki Maxim’s, Monaco'daki Hotel de Paris ve Provence'deki 3 Michelin yıldızlı L’Oustau de Baumanière de dahil olmak üzere Fransa"nın en iyi restoranlarında çalıştı. 24 yaşındayken Amerika’ya giden ve Indianapolis"teki La Tour isimli restoranda çalışan ünlü şef, ardından kariyerine Los Angeles’da devam etti ve tüm Hollywood’da dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Batı Hollywood'daki Ma Maison'a ortak olduktan sonra kariyerinde hızla yükselen Puck, Ma Maison'dan sonra Sunset Strip'te bulunan ilk ünlü restoranı Spago'yu kurarak yoluna devam etti. Geçtiğimiz aylarda St. Regis İstanbul’da da bir şubesi açılan Spago, açıldığı günden itibaren bir mutfak fenomeni olmayı başardı. Yılın Üstün Şefi Ödülü'nü birden fazla almış tek şef olma unvanına sahip olan Wolfgang Puck, Spago’da yakaladığı başarıyı 1983 yılında, Santa Monica'da Chinois on Main'i açarak sürdürdü. Amerika’da füzyon mutfağının temelini oluşturan restoran olarak bilinen Chinois on Main’in ardından Postrio’yu açtı. Sürekli başarılı restoranlarına bir yenisini ekleyerek markalaşan ünlü şef, bugün sayısız restoranın sahibi. Kariyerine restoranların ve ödüllerin yanı sıra yemek kitapları ve TV programları da sığdıran Puck, aynı zamanda kendi adını ve soyadını taşıyan bir ev eşyaları markasının da sahibi. Michelin'i bırakıp kendi yolunu çizen şef Marco Pierre White Henüz 25 yaşındayken ilk Michelin yıldızını, 33 yaşında ise üçüncü Michelin yıldızını alan Marco Pierre White, üçüncü Michelin yıldızını alan en geç şef olarak rekor kırmıştır. Son derece orijinal bir karakter olan White, 1999 yılında toplam 85 Michelin yıldızına ulaşmışken tüm yıldızlarını iade eder ve emekli olmaya karar verir. Bu durumu "Artık öyle bir noktaya gelmiştim ki, kendimi Michelin yıldızını kontrol edenlerin kölesi, mahkumu gibi hissediyordum ve bir karar vermek zorundaydım ya devam edecektim ama özgür olmayacaktım, kendim olmayacaktım ya da benim için doğru olanı yapacaktım ve ben de onu yaptım.’’ Gastronomi dünyasının bir tanesini alabilmek için bile gece gündüz yıllarca çalıştığı yıldızları elinin tersiyle iten ünlü şef, kariyerinde ikinci baharı yeniden başlayarak yaşamaya karar verdi. Michelin yıldızını bir kenara bırakıp bistro ve steak house konseptli restoranlar açan Marco Pierre White, yeme-içme konusunda verdiği güven sayesinde tek bir tavsiyesiyle bir mekanı ünlü edebilecek kadar belirleyici bir isim. Bir ara Türkiye’de “Master Şef’’ olarak yayınlanan programın orijinali olan ’Hell’s Kitchen’’dan yarışmacılara hayatı cehenneme çeviren White’ı hatırlayanlarınız olacaktır. Kalbe giden yol Julia Child cntraveler - julia child Erkeklerin midesine giden yolun yemekten geçtiğini erken keşfeden Julia Child, televizyon fenomeni ve yazar olarak akıllara kazındı. 1960 ile 1970’li yıllarda televizyonda Fransız Mutfağı ile ilgili yemek programları alakalı yemek tarifleriyle ünlenmişti. Ünlü kitabı, Fransız Yemek Pişirme Sanatında Ustalaşmak Mastering the Art of French Cooking adını taşıyor. Hayat hikayesi filmlere konu olan Child, sadece eşine güzel yemekler yapabilmek için Cordon Bleu’ya yazılmış bir ev hanımı olarak kendisini inanılmaz geliştirdi ve 1966 yılında Time dergisine kapak oldu. Julia Child, 1963 yılında başlayan televizyon programıyla birlikte, Amerikan halkının ilgisini daha da çekti. Baguette yapmak için, daha sonra kanserojen olduğu ortaya çıkan asbest levha kullanımını tavsiye etmesi nedeniyle eleştirilere maruz kalsa da bu hatasını hemen düzeltti ve hayatı boyunca sevilen şeflerden biri oldu. Child, erkekler tarafından domine edilmiş aşçılık sektöründe kadınların önemli bir temsilcisi olarak hala anılıyor.
ABONE OL Çok kazandıran mesleklerde taşlar yerinden oynamaya başladı. Artık yüksek maaş alan bankacıların yerini yeni trend meslekler alıyor. Son dönemde şef aşçılık 'en çok kazandıran meslekler' listesinde. Aşçılar çalıştıkları otellerde genel müdürlerden sonra en yüksek ücreti alıyor. Hatta kimi zaman onlardan da fazla. Maaşın yanısıra davet ve organizasyonlardan prim de alıyorlar. Otellerde ya da lüks restoranlarda farkına bile varmadığımız bu adamlar ayda 10-15 bin lira kazanıyor. Yaş ortalamaları 25-30 civarında. GASTRONOMİ REVAÇTA Bilişim, halkla ilişkiler ve reklam sektörünün bir dönem yaşadığı hızlı yükseliş yakın gelecekte aşçılık için gerçekleşecek gibi görünüyor. Bu durumu fark eden 2 üniversite 4 yıllık, 10 üniversite ise 2 yıllık eğitim programlarına aşçılığı alırken, gastronomi alanında eğitim veren kurslara da her gün bir yenisi ekleniyor. Mutfak Sanatları Akademisi MSA, İstanbul'da profesyonel aşçılık eğitimi veren kurumlardan biri. Aşçılık kursuna katılanlar arasında doktor, mühendis, mimar, gece bekçisi, kuaför bile var. MSA kurucusu Mehmet Aksel, "Bizden mezun olanlar lira maaşla işe giriyorlar. 5 bin-5 bin 500 lira alan mezunlarımız var. Şimdiye kadar 2 bine yakın mezun verdik ve bunların tamamına yakını çalışıyor" diyor. MSA'nın Aşçılık Programı'nın ücreti 11 bin TL. İstanbul Culinary Enstitute da profesyonel aşçılık eğitimi veriyor. Programının ücreti 14 bin 500 TL. Aşçı ihraç ediyoruz ABD'de 400 kişi var Her yıl Türkiye'de ortalama 2 bin yeni aşçıya ihtiyaç oluyor. 2 sene önce okullardan mezun olup gelenlerin sayısı 700-800 civarındaydı. Hâlâ o boşluk tamamlanmış değil. Bunun dışında 27 bin aşçının çalıştığı Antalya'dan Ortadoğu ülkelerine aşçı gönderildi. Ayrıca Türk aşçılar 2007'den bu yana ABD'de büyük ilgi görüyor. Son üç yılda ise 400 Türk aşçı rekor ücretlerle transfer edildi. Waldorf Astoria, Ritz Carlton ve Four Season başta olmak üzere ABD'nin birçok gözde oteli, Türk aşçıları kadrosuna aldı. Türk 'eğitimli aşçı'nın aylık maaşı 6 ila 12 bin dolar arasında değişiyor. Murat Bozok Türk aşçılarına rekabet son yıllarda çok arttı. Bu noktaya nasıl gelindi? Dünyada son on yıldır aşçılık büyük bir trend oldu. Türkiye'de de bunun yansımalarını görmek mümkün. Açılan aşçılık kursları ve üniversitelerin bunda büyük bir rolü var. Günümüzde görsel medyanın süratli bir şekilde gelişmesi ve rekabetin bu alanda çok artması ilgiyi artırdı. Bu arada alt yapı sıkıntılarını da çözmeyi başaran aşçılık mesleği bu sektörlere entegre olarak daha görsel ve popüler hale geldi. Türk aşçılarına tercihlerin yoğunlaşmasının nedeni ülkemizdeki hizmet sektörünün çok iyi yönde gelişmesini ve büyük zincir kuruluşların ülkemize getirdiği farklı kaliteyi söyleyebiliriz. Şeflerimizin büyük artısı ve yurtdışında en büyük takdir toplayan yanı işini sahiplenip, kaliteden ödün vermeden, disiplinle işini yapmasından kaynaklanmaktadır. Eskiden aileler aşçılara kız vermek istemezdi, şimdi topçu-popçu yerine aşçılar revaçta. Ne düşünüyorsunuz? Bende katılıyorum. Uzun yıllar önce çocukluk arkadaşım inşaat mühendisliği okumak isterken ben şef olacağım dediğimde bana ilk söylediği; şimdi ikimiz de kız istemeye gitsek aileler ne düşünür acaba, olmuştu. Mehmet Gök Türkiye'de aşçılara yeterince değer veriliyor mu? Yoksa halen yabancılar mı prim yapıyor? Yerli-yabancı ayrımı yapmaktan yana değilim. İşini iyi yapan yabancılardan öğreneceğimiz çok şey olduğunu düşünüyorum. Ama şunu da söyleyim Eğer birgün Türk Mutfağı dünyada hak ettiği yere gelecekse bunu Türk şefleri ile yapacak. Türk aşçıları tam tersine daha popüler, popüler derken bu arkadaşlarımız kendilerini dünyadaki trend ve yeniliklere açık tutan, değişiklikleri takip eden meslektaşlarımdan bahsediyorum. Artık iş, nereli olduğunuza göre değil yetenekleriniz ve bilgi birikiminize göre gelip sizi buluyor. Hayır, yabancı şeflerin prim yaptığına katılmıyorum. Ben Four Seasons otellerinde 15 yıldır çalışmaktayım. İşletmeler farklı düşünebilir, tercihleri yabancı şeflerden yana olabilir, ama bu durumda tek sorumlu Türk şefler olacaktır. Bizim insanımız tüm enerjisini bulunduğu yeri elinde tutmak için kullanırken, gelecekte kendisini farklı kılmak konusunda çok zayıf. Mehmet Uzunöz Yabancılar Türkiye'de daha mı iyi kazanıyor? Yabancıların çok daha iyi paketleri var. Genelde evleri, ulaşımları ve diğer masrafları da karşılandığından, dünyanın her yerinde ve diğer mesleklerde olduğu gibi "ex-pat"lar yerlilere oranla daha iyi şartlarda çalışıyorlar. Bu, biraz da evinden uzak çalışmanın bedeli gibi görülebilir. Sizce Türk aşçıya halen ihtiyaç var mı,? Yoksa artık enflasyon mu yaşanıyor? Halen kaliteli aşçılara ihtiyaç var, çünkü İstanbul'da devam etmekte olan birçok otel inşaatı ve her gün açılan kaliteli restoranlar mevcut. Fakat bu noktada önemli olan iyi bir eğitim almış olmak. 3 ile 5 aylık kursları tamamlamak kimseyi aşçı yapmıyor ya da bu sertifikalar bir kaç basamak yukarıdan iş bulma imkanı vermiyor. Gelişmekte olan Türkiye'nin yeme içme alışkanlıkları da hızla değişmekte ve insanlar daha sık dışarıda yemek yemeye başlamış durumda. Her geçen gün daha fazla yatırımcı yiyecek ve içecek sektörüne yatırım yapmakta. AŞÇILAR, 'CEO' GİBİ YILIN SONUNDA KâR ORTAKLIĞI ALIYOR Türkiye'nin en çok madalyasına sahip Aşçı Milli Takım eski kaptanı Eyüp Kemal Sevinç, İstanbu'da üçüncü profesyonel aşçı okulunu açmaya hazırlanıyor. Martta açılacak olan okul aynı zamanda son yılların trendi şirketlere workshop'larda yapacak. Sevinç, "İşadamları ve özellikle bankacılar hem bir şey öğrenmek hem de stres atmak için geliyorlar. Terapi gibi düşünün. Hesap kitap işlerinden uzaklaşıp, tamamen yemeğe odaklanıyorlar" diyor. 5 yıldızlı bir otelde çalışan şefin 5- 10 bin euro arasında maaş aldığını söyleyen Sevinç, şunları anlatıyor "Büyük şirketlerin CEO'ların da olduğu gibi kâr ortaklıkları da oluyor. Otellerdeki yapmış oldukları event'lere ve bütçelere göre yıllık kâr payı, prim alıyorlar. A Plus restoranlarda şefler 10 bin lira ve üzeri maaş alıyorlar, yıllık primleri de cabası..." ŞEFLER BİRER MARKA Yurtdışındaki ünlü şeflerin birçoğunun TV programları yaptıklarını anlatan Sevinç, "Jamie Oliver, Gordon Ramsey dünyaca ünlü olmuş durumda. Açmış olduğu restoranlara rezervasyonlar full geçiyor. Mark&Spencer'da Gordon Ramsey'in boxer'ı bile satılıyor" diyor. ABONE OL
Conde Kontu’nun hizmetinde çalışan François Vatel, dışarıdaki konukların kalabalığına aldırmadan odasına çekildi. Kapı ile duvar arasına sıkıştırdığı kılıcı kalbine dayadı. Kılıcın üzerine abanarak hayatına son verdiğinde, sene 1671’ belki de tarihteki ilk süperstar’ aşçıydı. Ünü tüm Fransa’ya yayılmıştı. Sadece iyi bir şef değil, iddialara göre, kremşantinin mucidiydi. Hizmetinde çalıştığı kontun rezidansı olan Chantilly Şatosu’ndan esinlenerek, bu harika buluşa Crème Chantilly’ adını verdiği söylenir. Vatel’in intihar sebebi, akşamki yemek için sipariş ettiği balıkların gelemeyecek olmasıydı. Yemeğin şeref konuğu 14. Louis onun yemeklerini tatmak için Conde Kontu’nu ziyaret ediyordu. Borç batağındaki kont için bu yemek bir varoluş mücadelesiydi. Ama aksilikler, davetin peşini bırakmadı. İlk gün fazla misafir geldiği için kimilerine et servis edilemedi. Son akşam yemeğinde ise, okyanusta çıkan fırtına, balıkçıların elleri boş dönmesine neden olmuştu. Hayal ettiği yemeği sunamayan yemek üstadı, bu utanca dayanamayıp hayatına kıydı. Ne de olsa, ünlü bir şefin dediği gibi, “Aşçılar mutluluk tasarlar ve rüyaları satarlar”...İşin esas trajik yanı, Vatel’in heybetli ölü bedenini bulanın, balıkların yetiştiğini söylemek için odasına giren yardımcısı sözleri söyleyen Bernard Loiseau da işine en az François Vatel kadar tutkuyla bağlı, çok çalışkan bir şefti. La Côte d’Or’ adlı restoranı kısa zamanda ünlenmişti. 1991 yılında, Michelin Rehberi ona üç yıldız verdiğinde henüz 40 yaşındaydı; bu büyük başarı, New York Times’a da haber oldu. 1975’ten beri işlettiği restoran ve otel, Michelin Rehberi’nin takdiri ile, herkesin bildiği bir yer halini aldı. Ünü ve işi kısa sürede büyüdü. 2003 yılına gelindiğinde, artık, kendi televizyon programı olan, kitapları ilgiyle beklenen bir süperstar şef’ti ama işler biraz ters gitmeye Michelin Rehberi’nin verdiği yıldızlardan birinin geri alınacağı dedikoduları çıktı. Son darbeyi ise, bir başka çok önemli restoran rehberi olan Gault & Millau’nun, restorana verdiği puanı, en yüksek not olan beşten rehberde aşçı şapkası ile temsil edilir dörde indirmesi vurdu. Oysa menüsündeki toprak kapta, kaz ciğeri ezmesi ve yer mantarıyla pişirilmiş pırasalı tavuk’ 296 Euro’dan satılıyor, şirketi borsada işlem kendine yediremeyen Bernard Loiseau, servis sırasında, restoranın mutfağında kendini av tüfeğiyle vurdu. Üstelik, o yılın Michelin Rehberi, restoranın yıldızlarını eksiltmedi. Bugün eşinin işlettiği restoranı, yıldızlarını hâlâ muhafaza haberin duyulması üzerine, efsanevi şef Paul Bocuse, “Bravo Gault & Millau, kazandın! Değerlendirmen bir adamın hayatına mal oldu” yazıyı 2013 senesinde yazmıştım. Bir şarabın ya da restoranın puanlanıp puanlanamayacağı hâlâ tüm gastronomi dünyasında tartışılıyor. Bu yazıyı yazdığım günlerden sonra, memlekette iki farklı rehber yayımlanmaya başladı. Rehberlerin tamamen doğruyu yansıtıp yansıtmadığı, uluslararası listelerde bile eş-dost-akraba zincirinin etkili olduğu yönünde bolca dedikodu olsa da, unutulmamalı ki, bu seçkiler, rehberler ve puanlamalar mekânların işine yarıyor. Üstelik, bazen yanıltıcı olmakla birlikte, okuyucuya da yardımcı olduğu yadsınamaz.İncili Gastronomi Rehberi’nin çıktığı bu günlerde aklıma düştü bu eski yazı.
Leziz bir sosyal medya turu için takip etmeniz gereken şefler… Jamie Oliver1975 doğumlu olan İngiliz şef yayınlanan televizyon programlarıyla ülkemizde daha da yakından tanındı. Takipçilerine eğlenceli, pratik ve leziz tarifler vermesiyle bilinen Jamie Oliver, içten sunumu ve doğal tavırlarıyla izleyenlerde pratik şekilde yemek yapılabileceği algısı yaratıyor. En sık takip edilen formatlarının başında yıllardır ’15 Dakikalık Yemekler’ geliyor. Bu programda mutfakta hazırlık aşamasının sanıldığı kadar uzun sürmediğini ve lezzetli yemek yapmak için 15 dakikanın bile yeterli olabileceğini gösteriyor. Televizyon kariyerinden sonra yeni trendlere ayak uyduran şef aynı zamanda sosyal medyayı da aktif kullananlardan. Yemek tarifleri, gezip gördüğü yerleri, tattığı lezzetleri barındırdan sosyal medya hesaplarının hepsi takip edilmeye değer. Hazer AmaniGeçtiğimiz günlerde MasterChef programı ile tekrar televizyon karşısında geçen şef 1977 Ankara doğumlu. Ülkemizde çeşitli markaların yüzü olan şefin farklı kanallarda eskiden çekmiş olduğu yemek programları da bulunuyor. Sosyal medya hesaplarını aktif kullanan şef sıklıkla günlük hayatındaki deneyimlerini ve mutfakta kendi yaptığı tarifleri paylaşıyor. Twitter ve Instagram hesaplarını aktif kullanan Hazer şef’in programlarını Youtube’da bulmak oldukça kolay. Bengi Kurtcebe1985 İstanbul doğumlu şef Le Fırın’ın kurucusu olarak tanınıyor. Mükemmelliği yansıtan pastalar yapan şefin yemek yapma aşkı çocukluğuna dayanıyor. Pastacılık eğitiminden sonra Le Fırın’ı açıyor ve herkesin hayallerindeki pastaları yaratıyor. Le Fırın’ın yanı sıra sosyal medya hesaplarını da aktif kullanan şef Instagram hesabında yaptığı pastalara yer veriyor. Oldukça eğlenceli ve dinamik bir üsluba sahip olan Bengi Kurtcebe zaman zaman ödüllü yarışmalar da kurguluyor. En sevdiği tutkusu olan pastalarıysa görülmeye değer. Instagram hesabı dışında Youtube kanalındaysa yemek tarifleri ve sıklıkla sorulan püf noktalarına cevap veriyor. David Chang1977 doğumlu Uzakdoğu asıllı şef aslen Virginia doğumlu. Amerika’da birçok programda bulunan Chang’in fanı da televizyon programları sayesinde çok fazla sayıda diyebiliriz. Restoranları, kitapları ve programları dışında Instagram hesabını da oldukça aktif kullanan şef sempatikliğiyle tanınıyor. Gittiği yerlerde tadına baktığı yemekleri takipçileriyle buluşturan David Chang genellikle yeni açılmış ya da popüler olmuş mekanlarda tadımlar yapıyor. Kendine ait Youtube hesabı olmamasına rağmen Youtube’da birçok kanala konuk oluyor. Gordon RamseyDünyaca ünlü MasterChef ile tanınan İngiliz şef 1966 doğumlu. Programda sinirli ve agresif tavrıyla tanınan Gordon Ramsay’nin haliyle oldukça fazla takipçisi var. Klasik medya kanallarında da aktif olan şef sosyal medya hesaplarını da bir o kadar aktif kullanıyor. Youtube kanalında püf noktaları, deneyimleri, mutfak bilgileri ve tariflerini paylaşan Ramsay, Instagram hesabında tadına baktığı yemeklerin yorumlarını ve etkinlikleri paylaşıyor. Twitter hesabında ise katılacağı etkinliklerin duyurusunu yapan ünlü şef zaman zaman katıldığı programların da yorumlarını yazıyor. Cenk Sönmezsoy1975 İstanbul doğumlu Cenk Sönmezsoy Cafe Fernando bloğu ile tüm dünyada tanınıyor. İlk olarak yemekle ilgili İngilizce blog oluşturan Sönmezsoy ardından kitap çıkarıyor. Bilkent İşletme mezunu olan Cenk Sönmezsoy, sonrasında San Fransisco’ya MBA yapmak için yerleşiyor ve yemek macerası burada başlıyor. San Fransisco’da yemek yapmayı bir kenara bırakıp mükemmel lezzetin peşine düşüyor ve leziz şeyler yemeyi alışkanlık haline getiriyor. Ardından Türkiye’ye döndüğünde tadına baktığı mükemmel lezzetleri nasıl tarife dökebileceğine yoğunlaşıyor. Bu yoğun çalışmanın sonunda ise Cafe Fernando ve mükemmel tarifler ortaya çıkıyor. Sosyal medyayı özellikle blogunu aktif kullanan şefin Instagram hesabında mükemmel tarifler bulmak da mümkün. Dominique Crenn1965 doğumlu Fransız şefimiz Amerika’nın ilk 2 Michelin yıldızlı restoranına sahip kadın şefi olmasıyla tanınıyor. San Fransisco’da bulunan restoranında mükemmel lezzetler yaratan başarılı şef, lezzetleri kadar sunuma ve atmosfere de önem veriyor. Müşterilerini sembolik bir şiirle karşılayan Dominique Crenn, aynı zamanda restoranının duvarlarında kendi resimlerini sergiliyor. Enfes bir lezzet şöleni yaşatmasının yanısıra mükemmel bir görsel deneyim de yaratıyor. Restoranına rezervasyon yaptırmanın çok zor olduğu bilinen şef neyse ki sosyal medyayı aktif kullanıyor. Instagram hesabında kendi özel hayatına ve yaptıklarına yer verirken Twitter hesabında ise sıklıkla duyurular için kullanıyor. Christina Tosi1981 Ohio doğumlu olan Christina Tosi televizyon programlarından tanınıyor. MasterChef, Unique Sweet, The Taste isimli programlarda kamera karşısına geçen şef tatlılarıyla biliniyor. Aynı zamanda Instagram hesabında mükemmel tatlıları hakkında püf noktaları veriyor. Kendi Youtube hesabı olmamasına rağmen birçok Youtube kanalına konuk olan şefimiz Facebook ve Twitter’ı aktif kullanıyor. Maksut Aşkar1976 İskenderun doğumlu Maksut Aşkar Türk lezzetlerini farklılaştırarak tekrar hayata döndürmesi ile tanınıyor. Bizde olanı koruma’ mottosuyla yola çıkıyor ve şimdilerde fazlasıyla ilgi topluyor. Televizyon programlarıyla tanıdığımız şefimiz aynı zamanda Neolokal’in executive şefi ve işletmecisi. Sosyal medya hesaplarını da fazlasıyla aktif kullanan şefin Instagram hesabında püf noktalarına ulaşmak mümkün. Youtube kanalı bulunmayan şef Neolokal Youtube hesabında oldukça aktif ve birçok kanala da konuk oluyor. Twitter hesabını duyurular için kullanan Maksut şefi takip etmeye değer. Refika Birgül1980 İstanbul doğumlu şef oldukça sıcak kanlı ve cana yakın olmasıyla anılıyor. Televizyon programları ve köşe yazılarının yanı sıra sosyal medyayı da aktif kullanıyor. Instagram hesabından günlük paylaşımlar yapan şefimiz püf noktaları, deneyimleri ve yaptığı tarifleri paylaşıyor. Bunun yanı sıra sosyal sorumluluk adına hassas noktalara değinen şefimiz tam bir doğa aşığı. Instagram ile birlikte en aktif kullandığı bir diğer sosyal medya hesabı ise Youtube kanalı. Günlük olarak videolar eklediği Youtube kanalında oldukça pratik, ekonomik ve leziz tarifler hazırlıyor.
Başına geleceklerden habersiz şaka kurbanını mekana getiren kişi, mekanda kaldıkları sürece sunucuların istekleri doğrultusunda her biri diğerinden daha zor beş farklı etaptan geçmeye çalışacak ve her şeyden habersiz şaka kurbanıyla beraber para kazanma şansını elde edecek. Yapım Yılı 2017 Oyuncular Sinan Çaliskanoglu , Sinasi Yurtsever Tür Komedi Restoranımın hem aşçısı hem işletmecisi benim" diyen yarışmacıları bekliyor. İlker Ayrık'ın sunumuyla 10 restoran hünerlerini gösterip, hem takım hem de bireysel olarak yarışarak büyük patronların gözdesi olmaya çalışacak. Yapım Yılı 2022 Oyuncular İlker Ayrık Tür Game-Show , Reality-TV Hıyarlı Baba Şahin Irmak, Havuçlu Anne Büşra Pekin ve kayınço Ferhat Sadi Celil Cengiz’den eğlenceli bir program. Yapım Yılı 2014 Oyuncular Şahin Irmak, Büşra Pekin, Sadi Celil Cengiz Tür Komedi Komedi Dükkanı, Tolga Çevik'in, Fırat Doğu Parlak'ın yönergeleri doğrultusunda doğaçlama skeç yaptığı bir eğlence programı. Ebru Yalçın'ın yönetmenliğini yaptığı, Sinan Çetin'in yapımcılığını üstlendiği programda ilk olarak tv8'de Salih Kalyon ve Tolga Çevik birlikte yer almaktaydı Yapım Yılı 2007 Oyuncular Tolga Çevik, Sarp Bozkurt, Firat Parlak Tür Komedi Okan Bayülgen'in hazırlayıp sunduğu talk şov programı. Yapılan açıklamaya göre 2 Ekim'de Muhallebi Kafa, 3 Ekim'de Çıplak Kafa, 5 Ekim 2013'te Makina Kafa; Show TV'de yayınlanmaya başlamıştır. Televizyon Makinası ve Disko Kralı programlarının devamı niteliğindeki programda çeşitli ünlülerin konuk edildiği ve çeşitli konuların tartışıldığı talk şov programıdır. Yapım Yılı 2013 Oyuncular Okan Bayülgen Tür Talk-Show “The Masked Singer” adıyla tüm dünyada fenomen olan sıra dışı yarışma programında; kendi alanlarında ünlü isimler farklı kostüm ve maskelerle kimliklerini gizleyerek şarkı söylüyor, jüri üyeleri, stüdyodaki ve ekran başındaki seyirciler yarışmacının kim olduğunu tahmin etmeye çalışıyorlar. Başarılı oyuncu Tansel Öngel’in sunuculuğunu üstlendiği programın her bölümünde stüdyodaki ünlü isimler dedektiflik yaparak, maskelerin altında kimin olduğunu bulmaya çalışacaklar. Yapım Yılı 2021 Oyuncular Eda Ece, Melis Sezen, Doğu Demirkol, Alican Yücesoy Tür Game-Show, Reality-TV İleri düzey aşçılar için kullanılan “Masterchef” Acun Medya tarafından televizyona taşınan, heyecan ve rekabet dolu iştah açan bir yemek yarışmasıdır. Türk mutfağı ve çeşitli ülkelerin mutfağından lezzetleri sunan bu yarışmada, seçilen yarışmacılar belirli bir süre içinde istenilen tarifi hazırlar. Yapım Yılı 2021 Oyuncular Mehmet Yalçınkaya, Danilo Zanna, Somer Sivrioğlu Tür Game-Show , Reality-TV İleri düzey aşçılar için kullanılan “Masterchef” Acun Medya tarafından televizyona taşınan, heyecan ve rekabet dolu iştah açan bir yemek yarışmasıdır. Türk mutfağı ve çeşitli ülkelerin mutfağından lezzetleri sunan bu yarışmada, seçilen yarışmacılar belirli bir süre içinde istenilen tarifi hazırlar. Yapım Yılı 2022 Oyuncular Mehmet Yalçınkaya, Danilo Zanna, Somer Sivrioğlu Tür Game-Show , Reality-TV Tolga Çevik'in, Fırat Doğu Parlak'ın talimatlarına göre doğaçlama skeç yaptığı bir eğlence programı. 15 Haziran 2011 tarihinde sona eren Komedi Dükkanı ve 31 Ocak 2015 tarihinde sona eren Arkadaşım Hoşgeldin programlarının devamı niteliğindedir. Yapım Yılı 2016 Oyuncular Tolga Çevik Tür Komedi Yapımcılığını ve sunuculuğunu Müge Anlı'nın yaptığı, yönetmenliğini Ahmet Şirin'in üstlendiği 2008 yılından bu yana Atv'de sabah kuşağında yayınlanan kayıp kişilerin arandığı, işleyeni belli olmayan veya işleyenin bulunamadığı cinayetlerin aydınlatılmaya çalışıldığı Müge Anlı ve beraberindeki Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Şevki Sözen ve avukat Rahmi Özkan'ın yer aldığı televizyon programı. Yapım Yılı 2006 Oyuncular Müge Anlı Tür Suç, Reality-TV
tv programı yapan kadın aşçılar